Negatif Diyalektik
Yazar: Theodor W. Adorno
Yayınevi: Metis Yayınları
Tür: Felsefe-Düşünce
Sayfa sayısı: 376
Kapak türü: karton
Kağıt türü: 2. Hamur
Dil: Türkçe
Baskı: 2016
Barkod: 9789753429672
Yirminci yüzyıl felsefesinin zirve kitaplarından Negatif Diyalektik, kaleme alınışının 50. yıldönümünde Şeyda Öztürk’ün müthiş emek ürünü çevirisiyle nihayet Türkçede.
Adorno kitabın amacını şöyle ifade ediyor: “‘Negatif Diyalektik’ tabiri, geleneği ihlal eder. Diyalektik, daha Platon’da bile, bir düşünme aracı olan olumsuzlama aracılığıyla olumlu bir şey üretme amacı taşırdı; sonraları bu olumluluk ‘olumsuzlamanın olumsuzlanması’ tanımında kısa ve kesin ifadesini bulmuştur. Bu kitap belirlenimden ödün vermeden diyalektiği bu olumlayıcı esastan kurtarmayı amaçlamaktadır”. Kitabın giriş bölümünde felsefi deneyim kavramı açımlanırken, birinci bölüm, Almanya’da hüküm süren ontolojinin durumunu ele alıyor. Üçüncü bölümdeyse “negatif diyalektik modelleri” ayrıntılı olarak geliştiriliyor.
“Bir zamanlar miadını doldurmuş gibi görünen felsefe bugün hâlâ yaşıyor çünkü onu gerçekleştirme fırsatı kaçırıldı. Felsefenin dünyayı yorumlamaktan başka bir şey yapmadığı, gerçekliğe teslim olduğu için kendi içinde sakatlandığı yolundaki yüzeysel yargı, dünyayı değiştirme çabasının tamamen boşa çıktığı bir dönemde, aklın yenilgisinin kabulüyle aynı kapıya çıkar... Belirsiz bir zamana ertelenen pratik de halinden memnun spekülasyona karşı başvurulacak bir temyiz mercii olmaktan çıkmış, dönüştürücü bir pratiğin gerektirdiği eleştirel düşünceyi beyhude olduğunu ileri sürerek zapt etmek isteyen yetkili kişilerin bahanesi görevi görmektedir çoğunlukla. Felsefe, gerçeklikle bir olma veya gerçeklik üretmenin hemen arefesinde olma vaadini yerine getiremediği için kendini acımasızca eleştirmeye mecburdur.”
Bu acımasız eleştiriyi en ufak bir taviz vermeden yerine getiren kitap güncelliğini ve örnek değerini hiç yitirmeyecek.
YAZAR HAKKINDA: Theodor W. Adorno (1903-1969) Frankfurt'ta müzik ve felsefe öğrenimi gördü. "Frankfurt Okulu" ya da "Eleştirel Kuram" olarak anılan düşünce hareketinin en önemli üyelerindendir. Siegfried Kracauer, György Lukacs, Ernst Bloch ve Walter Benjamin gibi dönemin radikal yazarlarının etkisi altında Marksizme yaklaştı, ancak herhangi bir siyasal partiye katılmadı. Düşüncesinin oluşumunda asıl önemli figürler, besteci Arnold Schönberg ile Frankfurt Toplumsal Araştırmalar Enstitüsü' nün yöneticisi Max Horkheimer'di. Nazilerin Almanya'da iktidarı almalarından sonra İngiltere'ye, ardından ABD'ye göç etti. Savaştan sonra Frankfurt'a dönerek Horkheimer'le birlikte Enstitü'yü yeniden kurdu.